Anne olmaya hazır mısınız sorusu herkes için çok önemli aslında Hormonlarımızın etkisi altında doğuştan hazır gibi yetiştirildik anne olmaya. Evet, dünyanın en müthiş duygusu anne olmak. Yaşayan bilir. Hamilelik süreci bazı kadınlar için çok rahat ve keyifli geçerken, bazıları için daha zor olabilir. Yine de özel durumlar dışında heyecan duyduğunuz, keyifle bebeğinizin odasını ve eşyalarını hazırladığınız, kilo almaktan dolayı pek de şikâyet etmediğiniz ender anlardan biridir hamilelik.

Doğum Aşaması

Şahsen benim de hamilelik sürecim çalışıyor olmama rağmen genel olarak sıkıntısız geçmişti. Derken beklenen an geldi ve doğum başladı. Normal doğum beklerken sezaryen doğumla bebeğime sağlıkla kavuştum. Doğum sürecinde illa normal doğuracağım diye bir baskı hissettim üzerimde. En sağlıklısı buydu.

Daha siz ne istediğinize emin olamadan çevreden o kadar çok şey duyuyorsunuz ki kendi istediğinizin bu olduğuna, doğrusunun bu olduğuna inanıyorsunuz illa ki. Ama olaylar planladığımız gibi gitmeyebiliyor. Sezaryenle doğum yapmak zorunda kaldığınız için “doğuramadı” gibi söylemlerle karşılaşabiliyorsunuz. Evet, her şeyin doğal yolla en sağlıklı şekilde olmasını istiyoruz. Ama normal ya da sezaryen fark etmez. İkisi de doğum ikisi de mucize… Sizin için en sağlıklısına doktorunuz karar verecektir zaten.

Doğum Sonrası Süreç

Mucizeniz artık sizinle ve asıl maraton başlıyor sanırım. “Sütü gelmiyor, bu çocuk aç, ayy emziremiyor… ” Bu sözleri birçok annenin duyduğundan eminim benim gibi. Hele ki ilk bebeğinizse ve ne yapacağınızı bilemez bir halde iseniz. Zaten doğum sonrası kalan kocaman bir göbek, değişime uğramış bedeniniz, uykusuz geceleriniz ruh halini yeterince alt üst etmişken, çevreden gelen her olumsuz söz kalbinize oturur.

Yeni hayatınıza adapte olmaya çalışırken, sadece bebeğinizle birbirinize alışmak ve biraz olsun destek istiyorsunuz hâlbuki. Bu sözleri söyleyenlerin de erkek değil kadınlar olması da bir o kadar ilginçtir. Tecrübelerimizi aktarmaya çalışırken biraz daha empati kurabilsek keşke değil mi?

Yeni doğum yapmış annelere biraz olsun yardımcı olmak için, sıcak bir çorba yapmak, uyuması için bebekle ilgilenmek, geçecek deyip sırtını sıvazlamak harika olur. Lohusa bir annenin duygu değişimlerini normal görmek gerekir. Hormonal değişimler ve uykusuzluk kadınları bu süreçte gerçekten zorluyor. Elbette geçecek. Anne ve bebeği bu süreci keyifle atlatacak. Eşlere de büyük sorumluluk düşüyor.

Baba olmak da harika bir duygudur eminim. Bebeğiniz daha çok küçük, evet anneye bağımlı henüz. Ama sizler de gece gazını çıkarmak, altını değiştirmek gibi, eşinize biraz daha uyuması için zaman yaratabilirseniz ne mutlu. Hayatınızda ilk kez baba olmuş olabilirsiniz ama biz kadınlar da anne olarak doğmadık öyle değil mi? Zor zamanlar da olacak ama aile olmak demek bu değil mi? Kucağınıza verilen bu minik mucizenin tadını eşinizle birlikte çıkarın.