Feminizm Kimlere Hitap Etmeli?

Feminizm hem bizim ülkemizde hem de dünyada halka ulaşmak konusunda sorun yaşıyor. Bunun temel sebeplerinden bir tanesi şehirli ortalama üstü kadınların sorunlarına odaklanmasında yatıyor. Aslında bu doğal bir sonuç çünkü kadın hakları çoğu zaman bu tarz kadınlar tarafından savunuldu. Dolayısıyla harekette her zaman var olmalılar.

Öte yandan sadece bir kesime odaklamak bir çoğunluğu dışarıda bırakıyor. Bu yüzden dünya genelinde daha genel sorunları ön plana alan yeni akım feminizm yükseliyor.

Peki Feminizm Kimleri İçine Almalı?

Öncelikle kırsalda yaşayan insanlara daha çok ulaşılması gerekiyor. Bu zamana kadar hep tepeden tabana bilinçlendirme adı altı çalışmalar yapıldı. Ama toplu genelinde diğer kadınları dinlemek de gerekiyor. İşbirliğinin en birincil koşulu neticede karşılıklı fikir alışverişidir.

Bir diğer önemli grup işçi kadınlardır. Eski zamanlarda işçi kadınlar hareket içerisinde daha öncelikli rol oynuyorlardı. Ama çalışan kadın, ev hanımı kavgası sonrasında hareketin mavi yakalılardan beyaz yakalılara kayması bu grubunda faaliyetlerini azalttı.

Ve ev hanımlarına gelelim. Kadınların birbirine düşmesinin bir örneğine de burada yer alıyor. Feminizmin genele hitap edememe nedenlerinden biri de sürekli bölünüyor olmasından geliyor. Çocuklu kadınların iş hayatında yaşadığı zorluklar, kariyerlerine ara vermek zorunda olmaları ya da ev içi iş bölümü gibi konulara yeterli önem gösterilmiyor. Bunun yerine ev hanımlarını eleştirmeyi marifet sayıyoruz.

Dışlamak Her Zaman Daha Kolay

Feminizmin savunması gerekenlerin başında ise toplumun dışladığı kısımlar geliyor. Mesela Seks işçileri en çok istismar edilen kadın topluluğu denilebilir. Ama çoğu toplumda onları savunmak bir yana doğal düşman olarak görülüyorlar.

Çağımızın bir diğer sorunu ise mülteci kadınların suistimale açık durumundan kaynaklanıyor. Onları da savunana çok az insan var. Feministler böyle meseleleri daha çok sahiplenmeliler.

Ayrıca Cinsel taciz mağdurları, insan kaçakçılığı mağdurları, fiziksel ve cinsel şiddete maruz kalan herkes cinsiyete bakılmaksızın savunulmalıdır. Kadınlar olarak biraz da olsa da örgütlü olmak gibi bir avantajımız var ve bunu mağdurlar için kullanmalıyız. Kendini yalnız hisseden herkesi kucaklamak kadın hakları hareketine bakış açısını da olumlu ölçüde geliştirecektir.