Hayırlı Kandiller

Hayırlı Kandiller Bir milleti parçalamanın en kolay yolu, o milleti manen ayakta tutan değerleri unutturmaktır. Manevi çöküntü yaşayan toplumlar böylelikle, sahte önderler ve sahte değerler arayışına girerek, kendi varoluş hikayelerini unuturlar.

Kendilerine olan güvenlerini yitirip, uydurulmuş masal kahramanlarının hayranı
haline gelirler. Ve artık köle olmaya hazırdırlar.Biliyoruz ki, biz millet olarak ilk takvimimizi kaybettik. Bundan dolayı, bize güç veren ve nice zaferlerle dolu olan tarihimizi bilemedik.

Değerli günlerimizi, aylarımızı algılayamadık.Peki, neydi bizim değerli aylarımız? Recebi şerif ayı, şabanı şerif ayı ve ramazanı şerif ayı. Değerli kandil günlerimizin ilk başını çeken, kandilimiz ise, regaib kandili‘mizdir. Hepimize mübarek olsun.

Bu günler ve aylar Rabbimiz tarafından seçilmiş, mübarek kılınmış ve Müslümanlara bol mağfiret,sevap, merhamet, af, dilek ve arzulara cevap, dualara icabet olarak bizlere sunulmuş, nurlu ve kutsal günlerdir.

Bizler için, her bir amelin sevap derecesini katlayarak yükselten, dünya ve ahret için bize
kurtuluş vesilesi olan, kazançlı günlerimizdir.Ne güzel bir Rabbimiz var ki, bizlere böyle özel günler vererek, ebedi hayatımızı kazanmamıza yardımcı olmakta.

Tüm kullarını af etme isteğini göstermekte. Bizde bu güzel davetlere icabet ederek,
fırsatları değerlendirmeli, önümüzde bizi bekleyen ahret hayatımızı daha da bir güzelleştirmeliyiz.

Ölümden sonraki hayatı güzelleştirmek, buradan gerçekleşmektedir.İlk olarak şöyle samimi bir kalple, bilerek bilmeyerek yapılan hatalarımız, günahlarımız için Rabbimizden özür dilesek. Emin olun, affedecektir. Bu yönde kalbinize bir şüphe dahi gelmesin.

Hangi günah olursa olsun, Rabbimizin merhametinden daha büyük değildir. Onun kapısı ümitsizliğe yer olmayan, ümitlerle dolu bir kapıdır. Hepimize anne ve babamızdan daha merhametli bir yaratıcıdır.

Hayatımızın bir bölümünü, dini öğrenme ve yaşamaya gayret etme yönünde, kendimize söz verelim.Namaz kılmasını biliyorsak, kılalım. Bilmiyorsak, öğrenmeye niyet edelim. Dünya ve ahreti içinde barındıran, yüce kitabımız Kur’an-ı Kerimi biliyorsak, okuyalım. Bilmiyorsak dinleyelim ama onu da öğrenmeye niyet edelim.

Ne dersiniz? Değerli kandil günlerinin ilk günü olan ragaib kandili, bizim hayatımızdaki manevi kararlarımızda ilk günü olsun mu? tabii bu karar bizlerin.Ve isteyin. Bol bol, çok çok, isteyin. Çünkü hem isteyeni seven, hem de bir hayli cömert olan bir Rabbimiz var.

Sadece, dünya güzelliklerini istemeyin olur mu? Ahret güzelliklerini de isteyin. Ebedi
hayatımızın, inşasını da unutmayalım.Kur’an-ı Kerimde Rabbimizin bizlere öğrettiği dua dillerimizden düşmesin.

رَبَّنَا اٰتِنَا فِى الدُّنْيَا حَسَنَةً وَفِى الْٰاخِرَةِ حَسَنَةً وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ

Rabbenâ âtinâ fi’d-dünyâ haseneten ve fi’lâhirati haseneten. Ve kınâ ‘azâbe’n-nâr.
“Allah’ım! Bize dünyada iyilik, güzellik ve nimet ver, ahirette de iyilik, güzellik ve nimet ver.Bizi ateş azabından koru… (Bakara, 2/201)

Sıla-i rahimi de unutmayalım. Ailemizi, akrabalarımızı, dost ve ahbaplarımızı arayıp,
hatırlarını soralım. Dualarını alalım. Bu da güzel dinimizin vazgeçilmez bir kuralıdır. Insan
ilişkilerine kıymet veren, sosyal yardımlaşmaya yönelten, bencillik çukurundan çıkararak

insanlığa yardımı ve iyiliği emreden bir din. Bu günleri kıymet bilerek, değerlendirmeyi
başaralım.Hepinize, sağlıkla, sıhhatle, afiyetle beraber, hayatınıza temiz sayfalar açacak, nurlu, mutlu kandiller dilerim.. Sevgi de ve huzur da kalın..

Yazar:Sevda Yerinde