
Gün geçtikçe kadına baskı ve şiddet olayları artmakla beraber, insanların yardım eli uzatamayışı ve zamanında yetişemeyişleri de bir hayli zorlaşıyor. Dedikleri gibi:Kadın olmak zor,kadın ölmek kolay. Bu cümle akıllara kazınıyor.
Kadına Şiddet ve Geleceğimiz
%90-95 oranlarında fiziksel,psikolojik,bedensel saldırılar devam ettikçe akıllara şu soru geliyor: Toplum yaşanacak hale gelebilirken ,toplumda yobazlaşan, canileşen insanların sayısı gittigide artacak mı?
Kadın kadınlığını yaşayamadan ölecek ya da her geçen gün baskıya maruz mu kalacak? Sarsılan,yıkılan fertler ve gitgide sayımız azalan bir ülke mi olacağız? Nüfusumuzda ilerleyen zamanlarda kadın sayısı azalacak, yeni nesiller yetişemeyecek mi?
Oysa toplumu sağlıklı şekilde yetiştiren, çocuklara bakan,büyüten ve topluma iyi bir birey kazandıran bunun yanı sıra çalışıp iş gücüne katkı sağlayan kadınken neden bu durumla karşı karşıya kalıyorlar!
Kurbanı Suçlama ve Kayıtsızlık
Bu durumun önüne neden geçemiyoruz? Bazılarımız hakettiği bir durum vardır illaki dedikten sonra geri çekiliyor, korumuyor, üstüne savunduğu gibi bazı zamanlarda ise haksız muameleye tarafsız da kalıyorlar.
Bir can ne ölümü hakedecek kadar suçludur ne de eziyet çekecek kadar.
İnsanlar başka pencereden bakmaya alıştıkları için de diğer pencerenin önünden geçmiyor,göz ucuyla bakmaya tenezzül etmiyor bile.
Bir atasözü de olduğu gibi bana dokunmayan yılan bin yaşasın. İlerde o durumu tanıdığın yaşasa ya da bir sevdiğin bu kadar duyarsız kalamazsın öyle değil mi?
Her kadın bir yuvadır aslında; çünkü her kadın ,kız bizim geleceğimiz, yarınlarımız, bahçelerimizdeki çiçeklerdir. Çiçeğin kokusunu etrafa yayılmasını istiyorsan koparmaman gerekir.
Kadını da incitmemelisin ki sana sevgisini verebilsin.
Kadınlar aslında sevgi ve merhamet bekler.
Kız çocukları da aynı şekilde şefkat ve ilgi bekler.
Daha fazlasını bekleyen yoktur oysa.
Hiddetlenip,öfkelenip bütün kötülükleri kusarak insanlığını kaybeden bir topluluk olmasın.
Genç yaşta öldürülen;sevgilisiyim,kocasıyım diye itip kakılan, dövülen, ben istediğimde dışarıya çıkacaksın,istediğin bir yere kafana göre gidemezsin diyen bir sürü hayata zindan eden insan olamayan toplumda barınan kişilerin içinde yaşıyoruz.
Unutmamalıyız ki KADIN emanettir. Cennet onların ayaklarının altındadır. Ne bir kadın ne de bir kız çocuğu şiddete maruz kalmamalıdır.
Yazar: Elif Nur Kovancı