Penceredeki Kadın – Film İnceleme

Penceredeki Kadın, Netflix üzerinden izleyebileceğiniz başarılı biri gerilim filmidir. Filmin başrolünde Amy Adams yer almaktadır. Başarılı aktris, bu filmde agorafobisi olan ve yalnız yaşayan bir psikoloğu canlandırmaktadır. Kasvetli apartmanda geçen bu film ilginç bir şekilde heyecanlı olmayı da başarmış.
Penceredeki Kadın Konusu
Anna yalnız yaşayan ve dışarıyla sınırlı bağlantısı olan bir kadındır. Alt kart kiracısı David ihtiyaçlarını karşılamasına yardım etmektedir. Doktoru Karl ise haftada bir seans için gelmektedir. Zamanının çoğunu akşamları film izleyerek ya da penceresinden komşularını seyrederek geçirmektedir. Dışarıya çıkma girişimler panik atakla sonuçlanmaktadır. Tedavisinde de herhangi bir ilerleme yoktur.
Karşı apartmana Russell ailesinin taşınması ile Anna’nın hayatı değişir. Ethan’ın ziyarete gelmesinden sonra onunla bir bağ kurar. Ama Ethan’ın ailesi tarafından kötü muamele gördüğünü düşünmektedir. Ethan yakında 16 yaşına girecektir Babası Alastiar ise çok kontrolcü bir adamdır. Anna ondan hiç hoşlanmaz.
Bir gün Russell ailesinin evini izlerken bir cinayete şahit olmasıyla işler karmaşık bir hale gelir. Kimseyi kendine inandıramayan Anna için işler saplantı haline gelir. Ethan’a yardım edebilmek ve adaleti de sağlamak amacıyla bu olaya tamamen kendini kaptırır. Bu süreçte akıl sağlığı da daha kötüye gider.
Genel Değerlendirme
Amy Adams bu filmde çok başarılı biri performans sergilemiş. Diğer oyuncularda aynı şekilde başarılıydı. Bu durum filmin etkileyici olmasını sağlamamış. Yönetmende aynı ölçüde başarılıydı. Kasvetli atmosfer ve korku unsurları bir bütünlük içindeydi. Film müzikleri de atmosfere önemli ölçüde katkıda bulunmuş.
Film tek karakter ve mekân üzerinden gittiğinden diğer oyunculardan yeteri kadar yararlanılamamış. Julianne More ve Gary Oldman daha fazla yer bulabilirdi Bu anlamda daha iyi olabilirdi. Karakterin yalnız sahnelerini uzatmaktansa daha fazla diyalog ve etkileşim yazılabilirdi. Öte yandan yönetmenin farklı şeyler denemekten korkmaması iyi bir özellikti. Film sahnelerini ve kasvetli evle iç içe geçirmesi güzel olmuş.
Bu filmin özgün yanı drama tarafının daha fazla olmasıydı. Aile ve çocuk teması önemli bir yer tutuyordu. Bir annenin diğeri ile kısa sürede bağ kurması gibi duygusal ögeleri vardı. Anna karakterinin yalnızlığı da filmi duygusal hale getiren bir diğer etken diyebiliriz.
Psikiyatrist ile olan sahneler çok azdı. Karakterin ruh halini tam bilemeden seyrettik. Seanslar daha fazla olabilirdi. Bu anlamda eksik kaldı. Ama Amy Adams oyunculuğu ile karakterin kafa karışıklığını belirli ölçüde seyirciye yansıttı.
Filmin geçtiği evde etkileyiciydi. Dekorlar ve aydınlatma olması gerektiği gibiydi. Anna karakterinin bu kasveti seviyor olması önemli bir unsurdu. Sanki buraya hapsolmaktan zevk alıyordu. Kurtulma isteği en dibe vurana kadar yoktu.
Gerilim filmi olmasına rağmen son derece sürükleyici ve izleyiciyi hiç sıkmıyor. Korku unsurlarını drama ile de harmanlayarak iyi bir iş ortaya çıkarmışlar. Netflix’te izleyebileceğiniz en iyi gerilimlerden biri diyebiliriz.